Octavio Paz Hakikatten Söz Ederken Prompter Kullanmış mıydı?

İyilik yapma hakkımızı elimizden almışlar
kötülükten pişman olmayı
bazen iyilikten pişman olmayı
parmağımda kan gördüğümde parmağım mı kanamış
kanayan bir yerime mi dokundum
başladığın noktaya geri döndün ama bütün aldıklarınla yol aldın
iyilik yapma hakkımız güzel şeyler
iyilik görme durumumuz bunlar değişik

bana fark etmez benim
karnım ağrır iyi
oturur uzanırım ikidakka iyi olurum iyi
nefesim kesilir derin derin nefes alırım ne ala ne iyi
ne fark etmez
kendimi bacağımı sallamaktan alıkoya koya düşündüm ki ne zordur
metin tuhafsa okur da bir tuhaf olur ben
bu bilgiyle ne yapacağımı bilmiyorum tuhaf
onunla bazı sabahlar aynada sakallarımı düzelttim olmadı
çözüldüğünde ayaklarımı bağladım müthişti ama gerçekte olmadı
ilgimi kaybetmedim çünkü
bu bilgiyle bilmiyorum gerçekten müthiş

eski kanlarda virüse rastlanmış
işte bir haydaa bilgisi ne yapacağını şaşırtan
eski kanlarmıza test yapıyorlar
setup tuhaf
ey kurgu sen ve kurguyu çözen ey
fenasın zehir gibisin biz seninle kıymetlendiriyoruz her veriyi
her veri seninle kıymetli hey
arka planda kullandığımız tema şerefsiz çıktı yani
iki kat maske ben seninle yapamam
zorsun seninle nefes alamam
denedim
parmağımdaki kanı da fark etmeyebilirdim ama gördüm
nihayet! dedik hep bir ağızdan ama içimizden
aktıktan sonra hepsi eskidi bunların
akan her şeyin yeniliğini bozmayan bir bozukluk
kirli kan temiz kan aha kirli aha temiz
yeni doğan bebeklerin haberinde hiçbir değişiklik yok mesela

yazıyla anlaşılmıyor düşündüğüm yanlış anlaşılıyor
aklımdan dilime gelene kadar dilimden elime
bozuluyor bozulmadığım bir bozukluk daha /bu
peçeteyle tuttuğum bütün kapı kollarını sen gördün ama görmedin mi
beni gören herkesten üzgünüm biraz bunu
kapı kollarını tutmak
gören herkesin bakışları
kaldığın yerden devam etmek de ortadan kaldırıldı
bakış yokken eşya soğudu

/ o yüzden mi mesela ölülerin evlerindeki eşyalar
beyaz örtülerle örtülür kar gibi ısıtsın diye
– hayır yani basit düşün
ev satılıp miras bölüşülene kadar
kimse bakmıyordu ama bakış yok muydu hiç
– bu yüzden işte /

sen daha yokken sendin ya
faiz daha yokken faizdi onun gibi anlamlı
ben arkadaşa bal veririm bulgur verir bana sünnetleşiriz
çarpışırız aslında önlerde
sığırlar otlamayı bilmiyor artık ama hâlâ
her 29 Ekim’de köyden kamyon gelir
muktezâ-yı hâle mutabakat birtakım.